Müzik Terapi Nedir?

Müzik terapi, dünyanın birçok ülkesinde her yaştan, her kültürden, her ırktan insanlara ehliyetli müzik terapistleri tarafından uygulanabilen etkili ve terapötik bir yaklaşımdır.

Tıp dünyasında gelişmekte olan “Bütünleştirici (İntegratif) Sağlık” anlayışına göre birey artık sadece bazı hastalık belirtileri ile sınırlı bir düzeyde değil, sağlığını ilgilendiren diğer bütün özellikleri ile birlikte ele alınmaktadır. Müzik terapi uygulamaları da bu bütüncül anlayışla, hemen her türlü tedaviye uyumu arttırıcı ve rehabilitasyon süreçlerini destekleyici bir role sahiptir. İnme (felç), Parkinson hastalığı, Alzheimer hastalığı, dil-konuşma bozuklukları, MS, gibi kronik kronik nörolojik hastalıklarda; akut ve kronik ağrıda; anksiyete, depresyon, kişilik bozuklukları, şizofreni gibi psikiyatrik sorunlarda ve diğer birçok motor, duysal ve bilişsel bozuklukların rehabilitasyonunda müzik terapinin yararlı olduğunu ortaya koyan çok sayıda bilimsel araştırma mevcuttur. Yanık, yoğun bakım ve doğum ünitelerinde de operasyon öncesinde kaygı, operasyon sonrasında ağrı azaltmak için müzik terapi uygulanabilir. Müzik terapinin destek sağladığı çok önemli bir hastalık grubu da kanserdir. Kanser hastalarında ortaya çıkan ağrı, kaygı, depresyon ve ilaç yan etkilerini azaltmada, sosyal ilişkileri geliştirme ve gündelik yaşama katılımda müzik terapi önemli katkılar sağlayabilir.

Nasıl Uygulanır?
Müzik terapi uygulamalarının neredeyse tüm ruhsal ve bedensel işlevlerimizi düzenlemeye, geliştirmeye ve pekiştirmeye katkı sağlamasının nedeni, uygulamalarda temel araçlardan birisi olarak kullanılan müziğin veya müziği oluşturan titreşim, ses, melodi, ritim, tempo gibi bileşenlerin hareket, duyu ve algı, dikkat, bellek, dil gibi bilişsel becerilerle ilgili işlemleri yürüten sistemlerle kolayca etkileşime girebilmesidir. Müzik beyindeki algı, dikkat, düşünme, öğrenme, dil, konuşma, hareket ve beden kontrolü ile ilgili işlemleri uyarmak ve desteklemek yanında hormon salınımı üzerinde de düzenleyici etkilere sahiptir. Böylesine geniş etkileşimleri içeren müzik terapi uygulamalarında doğal olarak her bireye aynı şekilde uygulanan tek ve standart bir yöntem söz konusu değildir. Uygulamaların nasıl yapıldığını anlamayı kolaylaştırmak için, terapi uygulanan bireyin sürece katılım biçiminden yola çıkan genel bir sınıflama yaparak müzik terapi yöntemlerini pasif ve aktif yöntemler olarak gruplandırabiliriz. Ancak, aslında pasif müzik terapi uygulamalarında bile yöntem, sadece kişiye müzik dinletmek ya da konser vermek şeklinde değildir. Dinletilecek müziğin seçiminde veya özgün olarak üretilmesinde terapiye katılacak bireyin sorunlarını, gereksinimlerini, fiziksel, sosyal ve psikolojik durumunu, geçmiş müzik beğenilerini-deneyimlerini analiz ederek bireye özgü terapi sürecinin aşamalarına ilişkin ayrıntıları plânlamak, uygulamanın etkilerini çeşitli aşamalarda ve terapi sonunda kanıta dayalı yöntemlerle değerlendirmek gibi gereklilikler söz konusudur. Aktif müzik terapi yaklaşımında ise kişinin terapi sürecine müzik terapisti ile birlikte daha aktif olarak katılımı söz konusudur. Bu yaklaşımda müzik terapisti öncülüğünde kişinin bir enstrüman, örneğin vurmalı bir çalgı kullanarak müziksel eylemlere katılımından, doğaçlama yapma, müzik-şarkı oluşturma, seansların çözüm ve analizine kadar geniş bir yelpaze oluşturan çok çeşitli yöntemler kullanılır. Özetle müzik terapi, terapistin kişiye uyguladığı değil, onunla birlikte gerçekleştirdiği bir terapi sürecidir.